Antik Anadolu Serisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Antik Anadolu Serisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
17 Ağustos 2017 Perşembe
Şahmeran
Ne Düşünmüştüm?
Şahmeran'nın sadece başının çizilmesi Cemşab ve Şahmeran'nın hikayesine saklı bir gönderme.
Aslında Şahmeran bir Pers Mitolojisi ama olayların cereyan ettiği yer Mersin/Tarsus olduğu için Antik Anadolu Serisi'ne ekmele gereği duydum. Tabii bunun yanında Anadolu'da da benimsenmiş bir motif olmasının payı var.
Mitolojik bir kahramana göre fazla iyilik sever. Her halde bu yüzden, halen daha Mersin'de haksız yere öldürüldüğü için Şahmeran'ın bir gün intikamını alacağı ve şehri yılanların basacağı söyleniyor.
Çizim sürecinde:
Şahmeran'nın sadece başının çizilmesi Cemşab ve Şahmeran'nın hikayesine saklı bir gönderme. Sonra bir adım daha ileri giderek yüzünün diğer tarafını da çizmekten vazgeçtim. Çünkü bu gereksiz bir tekrar olacaktı. Sona doğru: ortak bir mitoloji olduğunu için Türk(Selçuklu) ve Pers motiflerini çalışmaya ekledim.
12 Ağustos 2017 Cumartesi
Zeugma
Ne Düşünmüştüm?
Antik Anadolu Serisi'nin bir parçası olarak Zeugma;
Genel olarak "Çingene Kız" olarak da bilinen eser MÖ 300'de Gaziantep'in Nizip ilçesinde bulundu. Bulunduğu kenti Romalılar inşa etmiş ve zamanla bir çok medeniyet tarafından el değilmiş bir şehir burası.
Bazı eserlerin üzerine katacak çok bir şey bulamıyorum. O kadar Anadolu'nun logosu haline gelmiş ki Zeugma, fesinin içine, yine Anadolu deyince ilk akla gelen şeyi, yani bir buğday tarlasını çizebildim.
9 Ağustos 2017 Çarşamba
Göbeklitepe
Ne Düşünmüştüm?
Antik Anadolu Serisi'nin bir parçası olarak Göbeklitepe;
Bilinen en eski yapı İngiltere'deki Stonehenge MÖ 3.000. Tabii O zaman Türkiye'de olan Göbeklitepe'den (MÖ 10.000) kimsenin haberleri yoktu. Burada üstünde durmak istediğim şey kültürlerarası bir sidik yarışı değil!
Buradaki mesele: Göbeklitepe'nin uygarlık tarihini kronolojik olarak değiştirmiş olması.
Bildiğiniz üzere insanlar ilk önce avcı-toplayıcı olmuş sonra tarımın keşfiyle yerleşik topluma geçmişlerdir. En nihayetinde yerleşik hayatla birlikte din kavramı ortaya çıkmış ve tapınaklar inşa edilmiştir.
Hah, işte o öyle değilmiş. Buradaki matematik önce yerleşik hayat sonra dindi ama Göbeklitepe'nin bulunmasıyla anlaşılıyor ki bunu inşa edenler yerleşik hayata geçmemiş. Hala avcı-toplayıcı bir toplum olmalarına rağmen Göbeklitepe'yi inşa etmişler. Üstüne üstlük geçici olarak bir de şantiye de kurup küçükte bir tarım alanıyla işçilerin karınını doyurmuşlar ve bu zannedildiği gibi MÖ 3.000'de değil, ondan tam 7.000 yıl önce MÖ 10.000'de yapılmış.
Peki kim bu Şanlı Urfalılar?
Konuyla çok ilgili değilim ama akıl yürütüyorum. Şanlıurfa'nın eski bir Ermeni şehri olduğunu biliyorum. Tabii Ermeni'lerin MÖ 1000'de orada olma ihtimalleri nedir onu bilemem. Ama Ermenilerin sanatta ve taş oymacılığında bayağı iyi oldukları bilindik bir gerçek. Belki de bu bizim Urfalılar, eski dostumuz yeni "düşmanımız" olan Ermeniler olabilir.
Belki öyledir, belki de hiç alakası bile yok. Buraya yazıyorum sadece. Yazmamım sebebi de bir gün öyle çıkarsa ben demiştim diye hava atmak. :)
Şimdi bunu okuyan "milliyetçi" arkadaşların ayranları kabarabilir ama bu konuda onlara iki çift lafım var: Abi! 2071'de Anadolu’ya gelişimizin 1000. yılı olacak. Hala kendinizi misafir gibi hissedip ezikleniyorsanız Alparslan size daha ne etsin yahu!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)